“`html
T24 Haber Merkezi
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, partisinin grup toplantısında yaptığı açıklamalarda dikkat çekti; “Çocuklar dahil 78 canımızın hesabını soracağız. Bu konunun peşini bırakmayacağız. Sayın Ali Yerlikaya’ya bunu hatırlatıyor, o gün ’10 gün’ bekleyeceğiz demiştiniz. ‘Adil bir şekilde ilerleyelim’ dedim. Kendi talep ettiği sürenin üzerinden 39 gün geçti. Hala ortada yok, çünkü suçluyu koruyan kalemin mürekkebi ile onu atayanın mürekkebi aynı; bu kişi Recep Tayyip Erdoğan’dan başkası değil” dedi.
CHP’li Belediyelere Yönelik “Terör” Operasyonu: 34 Adrese Baskın, 32 Gözaltı
Özgür Özel, partisinin grup toplantısında son dönemdeki belediye operasyonlarına, kayyımlara ve güncel meselelere dair açıklamalarda bulundu. İşte Özel’in öne çıkan ifadeleri:
“Üzücü ama gerçeklerle yüzleşmek zorundayız. Konya’da 2 yaşındaki Rana bebeğimiz, sokak köpeklerinin saldırısı sonucu hayatını kaybetti. Bugün ise Erzurum’da 10 yaşındaki Murat, benzer bir saldırıya uğradı ve sağlık durumu iyiye gitmiyor. Bu olayların CHP’li belediyelerde meydana gelmesi durumunda ciddi eleştiriler yapılsa da ben AK Partili belediyeleri suçlamadan konuşuyorum. Bu yasa yürürlüğe girdiğinden beri bu tür olayların yaşanması kaçınılmaz. Biz yasanın çıkış tarihi olan 8 Ağustos’ta bunun Anayasa Mahkemesi’ne taşınacağını ve popülasyonu artıracağını belirtmiştik. Aşılama ve kısırlaştırma oranlarının düşeceğini vurgulamıştık. Gelinen noktada bu yasa, ‘al, götür, öldür’ mantığıyla çıktı ve muhalefetin uyarılarına rağmen bu kısmı kaldırıldı.”
“Yasa Çıktıktan Sonra Kısırlaştırma Oranı Düşüşte”
Bu yasa, sessizce uygulandığından, “al, götür ve ne yaparsan yap” mottosuyla işlemesi nedeniyle işlerimizi zorlaştırıyor. Ekonomik kriz döneminde hayvan barınaklarına olan ihtiyaç çok arttı ancak bu yasanın engelleri yüzünden birçok sorunla karşılaşıyoruz. Barınaklar dolup taşıyor, yeni hayvanlar alınamıyor ve sokak hayvanlarının popülasyonu hızla artıyor. Veteriner hekimleri ve derneklerle bu konuları masaya yatırdık. Sahiplendirme projeleri hakkında bilgi aldık. Bu yasa sonrası kısırlaştırma oranı %30 oranında düştü, çünkü barınaklar dolu ve yeni hayvanları alacak yer kalmıyor. Hayvan sağlığı tehdit altında.”
Erdoğan’a Açıklama
“Mali destek sağlayacak imkanların verilmemesi, belediyelerin dertlerini katmerleştiriyor. Konya ve Erzurum gibi büyükşehirler için kaygılarım var. Eğer ben CHP’li bir belediye hakkında ‘Çocuklar orada hayatını kaybetti’ dersem, bu ne kadar yanlış olursa olsun, bunu sorumlu olarak gösterecekler. Ancak yasaya olan itirazım en yukarıdan gelmeli. Sayın Erdoğan’a burada bulunarak çağrıda bulunuyorum; Anayasa Mahkemesi’nden iptal beklemeyin. Hayvan hakları dernekleri ve bu işin uzmanlarıyla buluşarak, bu yasayı gözden geçirelim. Hayvan ve insan sağlığını tehdit eden bir yasa yürürlükte.”
Kartalkaya Yangını Üzerine
“Kartalkaya’daki yangın şimdi 49. gününde. İlk günden beri oradayız. Her hafta orayı ziyaret ettim. 7 bilirkişi görevlendirildi ve rapor istendi. Ancak rapor teslim edildikten sonra savcının kabul etmediği gündeme geldi. Sebebi ise baskı iddiaları. Raporda yer alan bilgiler, sorunun turizm bakanlığında olduğunu ortaya koyuyor. Yetki alanlarının dışındaki bir durumu yazmakla suçluyorsunuz, halihazırda görev alanında olan Bolu Belediyesi’ni suçlamanız mantıksız. Bu durum, siyasi bir baskı hâline geldi.”
Şu sözlerimle bitirmek isterim; “Çocuklarımızın hesabını sormaktan ve bu meseleye dikkat çekmekten asla vazgeçmeyeceğiz. Sayın Ali Yerlikaya, sizinle pek çok kez görüştük ama gerçekler artık gün yüzüne çıkmalı.”
Brüksel Ziyareti: AB Üyeliği Üzerine
Geçtiğimiz hafta Brüksel’e gittiğimizde güçlü bir heyetle özel temaslar gerçekleştirdik. Avrupa Birliği üyeliği konusunu ele aldıktan sonra, CHP’nin ne kadar önemli bir aktör olduğunu bir kez daha gözlemledik. Avrupa Parlamentosu’nda verdiğimiz mesajlar dikkatle takip edildi. Türkiye ile Avrupa Birliği arasındaki ilişkilerin her iki taraf için de faydalı olduğunu ifade ettik. Karşılıklı hatalar yapılmış olsa da, Türkiye’yi dışarıda bırakmadan ilerlememiz gerektiğini vurguladık.”
“Karşılıklı Hatalar ve İletişim Önerileri”
Türkiye’nin Kopenhag kriterlerine uymadığı bir noktada tam üyeliğinin beklenemeyeceği anlaşılmalı. Ancak bu konuda 22 yıldır iktidarda olan hükümetin hataları büyük. Aynı zamanda Avrupa Birliği’nin tutumlarını da ele aldık ve ‘Türkiye’yi dışlamayın, güvenliğe dair kaygılarınızı hafifletmek adına Türkiye’nin desteğine ihtiyacınız var’ dedik. Türkiye’nin demokrasi eksenli bir müzakere sürecine dahil edilmesini isteyerek karşılıklı iletişim şartlarının güçlendirilmesi gerektiği sonucuna vardık.”
“`
More Stories
X sosyal medya platformunda uzun süreli erişim sorunu yaşandı
Teğmenler davayı takip etmek için ortak ev tuttu
İzmir’de kadınlar buz pistinde buluştu